Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır. M.Kemal Atatürk
OKULUMUZ BEYAZ BAYRAKLA ÖDÜLLENDİRİLDİ....🤩👏🏻👏🏻🥳👍🏻🥰 Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın daha sağlıklı ve güvenli ortamda eğitim almalarını sağlamak için, -Eğitim kurumlarının temizlik ve hijyen konusunda teşvik edilmesi, -Toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi, -Yaşam kalitesinin yükseltilmesi, -Yeterli eğitim almış sağlıklı nesiller yetiştirilmesi amacıyla Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı arasında “BEYAZ BAYRAK” işbirliği protokolü yapılmıştır. Bu kapsamda yapılan çalışmalarla okullar her iki bakanlık tarafından denetlenmiş ve değerlendirilmiştir. Belirlenen kriterler ve çalışmalar doğrultusunda yeterli bulunan okulumuz “TEMİZLİK VE HİJYEN KURALLARINA UYGUN “ bulunarak , “BEYAZ BAYRAK” almaya hak kazanmıştır. Okulumuz Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığınca sertifika ve plaketle ödüllendirilmiştir. 👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻 GEMS DERSİ KONU BAŞLIKLARI YILLIK ve AYLIK PLANLAR (2014-2015) NİLGÜN BABAANNENİN MESAJI HER GÜNE YENİ OYUNLARIMIZ.. BİLTAN ANAOKULLARI İŞBİRLİĞİ ile YETİŞEN ÇOCUKLAR EĞİTİCİ YAZILAR

OKUL YAŞAMI VE DEĞİŞEN SORUNLAR

 

Okul Yaşamı Ve Değişen Sorunlar

 

okul,eğitim,öğretim,öğretmen

 

 

İnsanız ve duygusal varlıklarız… Duygularımız, günlük yaşantımızla birlikte, bulunduğumuz ortama ve ortamdaki kişilerin yaklaşımlarına göre değişkenlik gösterebiliyor. Değişen duygu durumuyla birlikte ortaya tutarsız davranışlar ve dengesiz yaklaşımlar çıkabiliyor çoğu zaman…

Yeni ortamlar veya değişen durumlar karşısında uyum sağlamakta güçlük çekmek, okul çağındaki çocuklarında sık sık karşılaştığı bir sorundur.

Günümüzde, en geç 5 yaşında tüm çocuklar okula başlıyor. Üniversite de hesaba katıldığında gençlik dönemi dahil olmak üzere, çocukların hayatlarının büyük bir bölümünü geçirdikleri, sorumluluk aldıkları, öğretmenler gibi başka otoritelerle karşılaştıkları, başarmanın önemini kavradıkları, arkadaşlıklar kurdukları, gruplar oluşturdukları başlı başına kendilerine ait bir yaşamdır okul. Dolayısıyla çocuklar, 5 yaşından itibaren bu ortamlar karşısında duygu durumu dengesizlikleri, çeşitli inişler çıkışlar ve uyumsuzluklar yaşayabilirler. Anaokuluna başlayacak olan çocuklar evden ayrılış sorunu yaşarken, ergenlik dönemini yaşayanlar kişilik gelişimi / kimlik bunalımı sorunlarıyla boğuşurken, üniversiteye başlayan gençler yeni şehirlere ve gruplara adaptasyon sorunu ile baş etmeye çalışır. Yaşanan bu sorunlar, okul ortamına ve akademik performansa doğrudan yansıyabileceği gibi, okul ortamı içinde ortaya çıkan bazı davranışlar, içten içe farklı psikolojik sorunların yansıması olarak değerlendirilebilir.

Okul, eğitim-öğretim amacı taşıyan bir oluşum olması nedeniyle,  çocukları olduğu gibi, zaman zaman onların ödevlerine yardımcı olan ebeveynleri de zorlayan zihinsel bir çaba gerektirmektedir. Bu durumda sınıfta bazı çocukların diğerlerinden çabuk sıkıldığı, uğraşsa da kavrayamadığı, yavaş öğrendiği gözlenmektedir. Hatta matematik gibi, bazı derslerle ilgili spesifik sorunlar yaşayabilir. Öğretmeni tarafından zorlandığında, kitabını yırtmak, sınıftan çıkmak gibi radikal bazı tutumlar içine girebilirler. Çocuğun geleceğini doğrudan etkileyebileceği için akademik sorunlar en çok dikkat çeken ve üzerine düşülmesi gerekenler arasındadır.Okul aynı zamanda sosyalleşme sürecinin yaşandığı, çocukların kendini ifade etmeyi ve iletişim kurmayı öğrendiği bir yerdir. Arkadaşlarıyla kurduğu iletişim, yaşadığı çatışmalar, girdiği gruplar, kişilik yapısının netleşmesini sağlar. Arkadaşlık kurmakta sorunlar yaşaması, gruplar tarafından reddedilmesi, içe kapanmasına ve iletişimden kaçınmasına yol açabilir.

Kişilik gelişiminin büyük ölçüde yapılandığı ve şekillendiği okul döneminde, çocukların iletişim yöntemleri şekillenir.  Diğerlerinden farklı olan fiziksel özellikleri ve hareketleri arkadaşları tarafından garipsenmesine neden olabilir. Aldığı tepkilere karşılık öfke patlamaları veya kaba kuvvetle karşılık verebilir. Hatta bazı çocuklar doğuştan gelen karakter özellikleri gereği,  sert yaklaşımlar veya tam tersi melankolik tutumlar sergileyebilirler. Anaokulu döneminde arkadaşlarını ısırmak veya her kızdığında vurmak olarak kendini gösteren bu tutumlar, gençlik döneminde kavga çıkarmak, kesici aletler taşımak veya intihar teşebbüsü olarak kendini gösterebilir.

Tanımlanan sorunların biri veya birkaçı aynı anda kendini gösterebildiği gibi, hangisinin ne ölçüde önem taşıdığı ve ne gibi önlemler alınması gerektiği ayrı bir konudur. Ebeveynlerin, okul yönetimi ve öğretmenlerin hep  birlikte, zaman geçirmeden sorunlarla ilgilenmesi ve ortaya koyacağı ortaklaşa tavrı, çocukların küçük sorunlarının büyümeden çözülebilmesine imkan sağlar.  Eğer, sorunların okul rehberlik öğretmeniyle çözülemeyeceği anlaşılıyorsa, bir uzman doktora hemen başvurulmalıdır. Ne kadar erken müdahale edilirse, ömür boyu sürebilecek bazı sorunların çözümü için o kadar erken yol alınmış olur.

Bazen sorunları görebilmek ebeveynler için en zor olanıdır. Çocukları olduğu gibi kabul etmek onların sorunlarını görmezden gelmek anlamını taşımamalıdır.  Kendiyle, çevresiyle, akademik eğitimiyle ilgili yaşadığı çıkmazları doğru tespit etmek ve çözüm bulmak için uğraşmak ebeveynlerin başlıca görevleri arasında olmalıdır.