Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz. M.Kemal Atatürk
OKULUMUZ BEYAZ BAYRAKLA ÖDÜLLENDİRİLDİ....🤩👏🏻👏🏻🥳👍🏻🥰 Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın daha sağlıklı ve güvenli ortamda eğitim almalarını sağlamak için, -Eğitim kurumlarının temizlik ve hijyen konusunda teşvik edilmesi, -Toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi, -Yaşam kalitesinin yükseltilmesi, -Yeterli eğitim almış sağlıklı nesiller yetiştirilmesi amacıyla Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı arasında “BEYAZ BAYRAK” işbirliği protokolü yapılmıştır. Bu kapsamda yapılan çalışmalarla okullar her iki bakanlık tarafından denetlenmiş ve değerlendirilmiştir. Belirlenen kriterler ve çalışmalar doğrultusunda yeterli bulunan okulumuz “TEMİZLİK VE HİJYEN KURALLARINA UYGUN “ bulunarak , “BEYAZ BAYRAK” almaya hak kazanmıştır. Okulumuz Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığınca sertifika ve plaketle ödüllendirilmiştir. 👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻 GEMS DERSİ KONU BAŞLIKLARI YILLIK ve AYLIK PLANLAR (2014-2015) NİLGÜN BABAANNENİN MESAJI HER GÜNE YENİ OYUNLARIMIZ.. BİLTAN ANAOKULLARI İŞBİRLİĞİ ile YETİŞEN ÇOCUKLAR EĞİTİCİ YAZILAR

ÇOCUK VE ANNE KARNINDA MÜZİK

I- Çocuk ve Müzik Eğitimi

a- Anne karnında müzik

İnsan beynindeki bir nokta, seslerle ilgilidir. İnsanın sese karşı duyarlılığını ve sesin niteliğine karşı yargısını bu merkezdeki özellikler sayesinde yapabilir.2 Çocuklar bu merkez ve çeşitli duygularının etkisiyle, sese karşı duyarlılığa daha anne karnında iken başlarlar. Nitekim eğitimcilerin çocuğun eğitimini annenin hamilelik dönemine kadar götürmelerinin altında bu gerçek yatar. Anne karnındaki bir çocuk, dış dünyadaki olaylara ve durumlara karşı duyarsız değildir. Annenin sesi daha hamilelik yıllarında çocuğun dikkatini çekecektir. Bu sesin rahatlığı veya gerginliği, yumuşaklığı veya tizliği, çocuğun kişiliğinin oluşmasında önemli bir paya sahiptir. Bu sesler, çocuğun hayata bakışını, arkadaşlık ilişkilerini, yaşamayı, insanları ve kainatı sevmesini ya da sevmemesini belirler.

Hamilelik döneminde annenin, çocuğu isteyip istememesi, sakin oluşu, ruhen dinginliği, ses tonu, mutluluğu ya da kavgacı olması, gerginliği, stresliliği, huzursuz ve geçimsiz hayat halleri çocuğun yaşayacağı hayatın tabloları olacaktır. İmam-ı Gazali'nin dediği gibi, "Beşikteki çocukta bile güzel sesin tesiri vardır."3 Dünyası dikkate alınarak yapılmış bir müzik eseri karşısında ağlayan çocuk neşelenmeye başlar ve o sese doğru meyleder.4 Bu, çocuklarda beklenen bir tepkidir. Hatta nağmelere karşı duyarsız olan çocuğun mizacında bozukluklar görülebilmektedir.5 Annenin ninnileriyle nağmelere karşı duyarlı hale gelen çocuk, sonrasında müziğe karşı bir yatkınlığı kendisinde bulacaktır. Annenin henüz karnındaki çocukla olan diyaloğu, çocuğun nasıl bir ortama geliyor olduğunun belirtileridir. Müzik tatlı ve hoştur, onunla ruhlar zevklenir ve teskin olur. Onun tatlı sesiyle bebekler, ninni söyleyerek uyutulur. Bazen onlar muhtemelen müziksiz uyumazlar.6 Hayatı, ruhen dinlendiren, sakinleştiren bir müzikle şekillenen bebek, bunun izlerini hayatı boyunca taşır. Müzikle ilgilenen ailelerde çocukların da müziğe duyarlı olmaları, evdeki yaşam tarzının bir yansımasından başka bir şey değildir.
                                                                                         SABAHATTİN YAŞAR